Üretim olmadan istihdam sağlanamaz
TESİD'in Yönetim Kurulu Başkanı Suat Baysan ülkemizde üretime gereken önemin verilmesi gerektiğini, üretim olmadan istihdamın mümkün olamayacağını söyledi.
TESİD Türkiye’de üreten ve katma değer yaratan elektronik sanayisini temsil ediyor. Bizim üyelerimizin hepsi servis hizmet ya da donanım alanında hizmet üreten sektörlerdir. Altı tane alt sektörümüz var. Telekom işleticileri, hizmet üreten şirketler, telekom sektöründe çalışan alt yapı üreticileri, savunma sektörü, tüketim elektroniği üreticileri, profesyonel endüstriyel elektronik yönünde üretim yapan firmalar ve bileşenler. Böyle bir alt sektörü temsil ediyor TESİD. Örneğin cep telefonu satıcıları bizim üyemiz değildir. Savunma sektöründe proje yapan küçük bir firma üyemiz değildir. Mutlaka yerli AR-GE yerli üretim, yerli hizmet konularında çalışan firmalar üyelerimizdir. Bu altı sektör içerisinde TESİD’e üye 90 firma var.
TESİD’in kurulma amacı nedir?
Türkiye’deki yerli sanayinin ilerlemesine katkıda bulunacak projeler üretmek. Yerli sanayinin ilerlemesi için AR-GE yapmak gerekir. TESİD araştırma geliştirme konusunda elinden geleni yapıyor. AR-GE teşvikleri, AR-GE yasası, TÜBİTAK, TTGV ilişkilerini yönetiyor. İkincisi istihdam sağlayacak alanlarda yatırım yapacak firmalara yol gösteriyor. İnsan kaynakları istatistiğine baktığınızda çok değerli mühendis kaynağımız var. Aynı zamanda çok iyi tekniker kaynaklarımız da var. TESİD bu insanlara iş yaratabilecek strateji ve politikalar üretiyor. Sivil toplum örgütlerinden bu noktada ayrılıyoruz.
TESİD’in düzenlediği paneller seminerler oluyor? Neleri vurguluyorsunuz?
Panellerde, sunumlarda, bakanlıklarda ve diğer resmi kuruluşlarda istihdamın önemini sürekli gündeme getiriyoruz. Herkes farklı düşünüyor. Sadece bilişimle değil ancak elektronik ve üretimle katma değer yaratabiliriz. Örneğin ülkeye giren cep telefonlarının sayısı konusunda çeşitli rakamlar var. Herkesin elinde bir cep telefonu görüyoruz. Ne değeri var. Biz diyoruz ki TESİD olarak bu telefonun servisini, bakımını, üretimini, AR-GE ‘sini, yazılımını, donanımını, kabuğunu burada yapıyor olmamız lazım. Bu sektör ve bu sanayi buna uygun.
Türkiye’nin gelecek stratejisi nedir? Sizce nerede konumlanabilir?
Bazı stratejiler var. Örneğin Savunma Sanayi Müsteşarlığı çok doğru yapıyor. Savunma sektörüne 2012 yılına kadar yerli alım yapacağını açıklıyor. Ne kadar doğru. Bu tip stratejilerin yaygınlaşmasını istiyoruz. Örneğin telekomünikasyon kurumu lisans anlaşmaları yapacağı firmalara yerli malı kullanma şartı koşuyor. Bu çok güzel. Bu tip çalışmaların artması gerekiyor. Yabancı firmalar gelip buraya bir şeyler sattığında ülkemize bir katma değer sağlasın istiyoruz.
İnovasyonun önemi Türkiye’de ne kadar anlaşılıyor? Yerli firmaları bu konuda nasıl buluyorsunuz?
Türkiye’de inovasyonu çok zayıf görüyorum. İnovasyon bir çok tarifi çıkıyor. Biz İnovasyonu yenilikçilik, yaratıcılık olarak çeviriyoruz. İçerde bu ortamın oluşması gerekiyor. Eğer içerde bir şeyi farklı yapmaya karşı bir durum oluşmuşsa engelleniyorsunuz. Üst yönetimin periyodik olarak bu sistemin içerisinde yer alması gerekiyor. Bir örnek vereyim. Bir şirket ele alalım. O yıl 100 birim satış yapmış diyelim. O yüz birim satışın ne kadarı geçen sene pazara sunduğu üründen geldi.
Yüzde yüzü ise o zaman bu yıl yüzde sıfır inovasyon yapılmıştır. Örneğin yüzde ellisi bu sene satışa sunulan yeni ürünlerden elde edildiyse o zaman yüzde elli inovasyon yapılmış demektir. İnovasyon indeksi ürün, servisler ve pazarda uygulanabilir. Bunu nasıl gerçekleştirebiliriz. Şirketler bunu bütçelerini yaparken uygulayabilirler. Hedefler belirlenir. Örneğin geçen seneki üründen 10 adet piyasaya sunulacaksa 5 adet yeni ürün tasarlama şartı getirilebilir. Böylece şirketler inovasyon sistemini uygulamaya mecbur kalırlar.
Türkiye’de sizce yeni teknoloji ürün geliştirme konusunda yaşanan sıkıntı nereden kaynaklanıyor?
Liderlerimiz sistemi bilmiyor, anlamıyor ve yönetemiyor. Örneğin 100 birim sattın yüzde 1 pirim aldın diyelim. Alacağın 1 pirim için daha fazla ürün satmaya çalışırsın. Ancak o yüz birimin yüzde ellisi yeni ürün olduğunda alacağın pirim yüzde 2 olacaksa işte o zaman yeni fikirler üretmeye çalışırsın. Bu da inovasyona teşviktir. Liderlerin bunu görmesi gerek. Ülkemizde üretime de gereken önemin verilmesi gerekiyor. Üretim olmadan istihdam sağlanması mümkün değil.