Nasa Bilim İnsanları 40 ışık yılı uzaklıkta Trappist 1
yıldızının etrafında 7 adet gezegen keşfederek yeni bir güneş sistemi ile
tanışmamıza sebep oldular. Trappist 1 bizim güneşimizin %11 büyüklüğünde,
etrafında dönen e, f, g gezegenleri ise yaşanabilir bölge diye adlandırılan
uzaklıkta. Bir başka deyişle suyun (H-O-H) bu gezegenlerde sıvı olarak
bulunması ve yaşamı desteklemesi büyük bir olasılık. Trappist yıldızının
küçüklüğü nedeniyle gezegenler yıldıza oldukça yakın mesafede konumlanmış
durumdalar, oraya gidebilmiş olsak gezegenleri kendi dünyamız ve ayımız gibi
yakın olarak görebilme imkanı olurdu.
1996 yılında kaybettiğimiz bilim insanı Carl Sagan'ın
1985 yılında yazdığı "Contact" kitabını okuduğumda bu günleri nasıl
tahmin ettiğini şimdi anlayabiliyorum.
Daha sonra filmi çekilen kitap 1997
yılında vizyona girdi ve Jodie Foster'ın muhteşem yorumu ile seyirciler ile
buluştu.
Trappist 1 bizim güneş sistemimizden 40 ışık yılı
uzaklıkta, bir başka deyişle Dünyamızdan çıkan ve Saniyede 300.000 km hızla gidebilen
ışık 40 yıl sonra Trappist gezegenlerine ulaşabiliyor. Işık 1 saniye içinde
dünyamız çevresinde yaklaşık 8 tur atabilirken ve ışık kaynağımız güneşten
çıkan ışığın dünyamıza sadece 8 dakika 20 Saniyede eriştiğini düşünürsek
Trappist ile aramızdaki mesafenin inanılmaz boyutunu fark edebiliriz. Ancak bu
uzaklık, evren boyutunda düşünüldüğünde, son derece kısa ve komşu denecek kadar
yakın olarak yorumlanabilir. Galaksimizin merkezinden çıkan ışığın dünyamıza
erişmesi ise 28.000 yıl sürmektedir.
Hal böyle olunca biz Trappist 1 in 40 yıl önceki
haline izlemekteyiz. Aynı şekilde Trappist 1 den şu anda bizim dünyamıza
bakabilseydi dünyamızın 1977 yılını görüyor olacaktık.
1977 yılı oldukça hareketli bir yıl olarak tarihe
geçmişti. Daha önce Apollo 11 ile 20 temmuz 1969 günü ay yüzeyine iniş yapan
Buzz Aldrin ile Neil Armstrong başka bir gök cisminde yürüyen ilk insanlar
olmuşlardı. 1977 yılına gelindiğinde insanlık dünya dışında hareket eder
durumda idi. Telekom sektöründe ise bırakın mobil iletişimi sayısal altyapılar
bile bir hayaldi. Günün en gelişmiş teknolojik sistemler anahtarlama Xbar
Mekanik ile taşıyıcı Kramporter olarak üretilmekte ve kullanılmaktaydı. Bir
telefon tahsisi için yıllarca beklenen o günler şimdi çoktan geride kaldı.
Ancak Trappist 1 de gelişmiş yaşam olsa ve bizi izliyor olabilseler bizim
teknoloji alanında bu kadar hızlı gelişebileceğimiz tahmin edilebilir miydi
bilmiyorum.
1977 Yılında Netaş'ta meslek hayatına yeni başlamış
bir mühendis olarak ve sektördeki gelişmelerin içinde yaşayarak, geçen yıllar
yeniliklerin hız kesmeden ve artan bir ivme ile devam ettiğini bana gösterdi.
Evrende ne kadar uzağa bakarsak o kadar çok geçmişe baktığımızı hatırlatarak,
yeni buluşlar ile heyecan vermeye devam edecek.