Fintech Sanayi, “Financial Technology” geçmiş 10 yıl boyunca finansal hizmetler iş dünyasının çalışma şeklini değiştirmiş ve ivmesini arttırarak öncülüğüne devam etmektedir.
Finansal servislerin doğasından kaynaklanan gereksinim, öncelikle mevcut ürünlerin kullanımını kolaylaştırmak, düzene koymak üzere geliştirme çalışması olarak başlamıştır. Fintech uygulamaları, müşteri odaklı çözümlerin pazarda yer alması ve ardından asıl verimliliğin belirlendiği işletme süreçlerine dokunuşları ile kalıcı vurgusunu kanıtlamıştır.
Ürünlerin pazardaki fırtına etkisi genç sanayi için kaçınılmaz büyüme hedeflerini körüklemiştir. Ancak günümüzde yaşanmakta olan sıkıntılar Fintech girişimlerinin ilk duraksaması ve olgunluk dönemi olarak adlandırılacaktır.
Geleneksel
yapıları bozmaya yönelik toplumun gelir düzeyi nispeten daha düşük dilimine
kolay ve maliyet avantajlı ürünlerin yaygınlığı süratle arttırmaya devam
ediyor. Fintech erişim yeteneği dolayısıyla gelişmekte olan ülkelerde kullanım
alanını geliştirebiliyor.
Aslında tam da bu
noktada söylenecek çok söz olduğunu düşünüyorum. Gelişmekte olan ülkelerde
kendi müşterisini en iyi tanıyan pazarlarda yerli kaynakların harekete
geçirilmesini planlamak ve çözüm tasarlamak öncelik olmalıdır diye düşünebilirsiniz.
Beklenenin kavranmadığı ve sanayinin yurtdışı kullanımlara kaydığına tanık
oluyoruz. Özellikle COVID19 etkisiyle hızlanan farklı iş modellerinin, Fintech
çözümlerinin inanılmaz başarısı ile işletmelerin finansal yönetimlerinde
neredeyse devrimsel bir kazanım oluşturacağı kuşkusuzdur.
Matematiksel
bakış açısıyla Fintech = BaaS
formülü anlamlı olacaktır. “Banking As a Service”.
Dikey sektörler
bakış açısıyla değerlendirildiğinde, hassasiyetle ve kavrayışla yaşama
geçirilecek alanlar öncelikli olarak, telekom, enerji olarak gündeme
gelecektir. “KYC – Know Your Customer”, müşterini tanı ve süratle güverteye
kabul et yaklaşımı yakın komşu bu
iki alanın birlikte Fintech çözümlerini uygulamada işbirliği içinde merakımız
giderecekleri kuşkusuzdur. Tüketicilerin enerji kullanım alışkanlıklarının
farkındalığı beraberinde, sadece yalın sarfın ötesinde katma değerli teknoloji
çözümleri konusunda öncülüğü getirecektir. Kavramsal tasarımdan başlayarak süreçlerin
yeniden tasarımı, bilişim çözümlerinin devreye alınması enerji sektörünün
kabiliyetleri ışığında gerçekleşecektir.
Yakınsama,
teknoloji vurgusuyla kullanmakta olduğumuz stratejik bir ifadedir. Yakınsamanın
ikilemini keşfetmemiz sektör sınırlarının da belirsizleştiğinin göstergesi
olmuştur. Bilişim ve Enerji, bulut, ödeme sistemleri, siber güvenlik, kripto
paralar ve blok zinciri alanlarının olgunlaşmasında müşterilerin yenilikleri
deneyimlemesinde ortak platform görevi üstleneceklerdir.
Yerel çözümlerin
devreye alınmasının zamanlamasının da süreçle örtüştüğünü gözlemlemekteyiz.
İşletmelerimizin kapılarını açıp girişimcilere serpilecekleri ortamı
sağlamalarını saygıyla karşılıyorum. Geliştirme çabalarının desteklenmesinin test
platform sağlayıcılığı ötesine geçmesini, işletmecilerimizin belirli süreler
çerçevesinde araştırma için kaynak ayırmasını ve ekosistemin yeşermesinde
ağılıklarını koymalarını önemsiyorum.
Fırsatların
doğduğu, yeşil enerji projelerinde tüketicilerin fayda sağlayacağı bir dönem
bizi bekliyor. Enerji üretiminin arzu eden her vatandaş tarafından üretim
tesislerinin bir parçasının satın alınarak, üretilen her megawatt/saat
enerjiden “Solarcoin” kazanması çağına giriyoruz. Nasıl bilişim sektörü bulut
mimarisi ile yeni ufuklara yelken açtıysa, enerji sektörü de blok zinciri
örneği teknoloji kullanımı ile ortak üretim, enerji depolama merkezleri ve
tesisleri kurulumu aşamasına gelmiştir.
Kitlesel
fonlamanın, bireysel girişimlerin devasa üretim projelerini yaşama geçirmesinin
yakınlığı öngörülüyor, planlanıyor. Gelişmelerin odağında yer almak, güçlü
bilişim ve enerji kabiliyetlerimizi yönlendirmek için doğru zamandayız.
Yakınsama Şimdi.