Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konvansiyonu Çerçeve Programı’na “UNFCCC” taraf ülkelerin Rio de Janeiro’da bir araya gelmesi sonrasında “Dünya Zirvesi” 1/14 Haziran 1992 tarihinde imzalanmıştır. 21 Mart 1994 tarihinde 165 devletin onayıyla resmi görevine Bonn merkezli olarak başlamıştır.
Temel amacı iklim sistemine zararlı insan müdahalesi ile mücadeleye dayanmaktadır. Bu doğrultuda atmosferde biriken sera gazı salınımlarının dengelenmesi çalışmaları ve alt guruplar tanımlanarak, konferanslar düzenlenmeye başlamıştır. Antlaşma, ekosistemin kurgulanacak işbirlikleri ile doğal olarak uyumluluğunu sağlamak üzere tasarlanmıştır. Dolayısıyla bilimsel araştırma, düzenli görüşme, gelecek önlem ve öngörü prensipleri kapsam dâhiline alınmıştır. Öte yandan gıda üretiminin özveriyle korunması ve ekonomik kalkınmanın sürdürülebilirliğinin yavaşlamaması da beklentiler olarak sıralanmıştır.
UNFCCC çalışma guruplarını şu
şekilde oluşturulmuştur.
1-COP: Tarafların müzakerelerde
bulunmak üzere bir araya geldikleri konferanslar ve neticesinde karar alıcı en
üst organ olarak tanımlanmıştır. İlk görüşme COP1 Berlin’de Mart/Nisan 1995
tarihinde gerçekleştirilmiştir.
2-CMP: Kyoto protokolü tarafları
yılda bir kez gelişmeleri değerlendirmek üzere toplanırlar.
3-CMA: Paris Antlaşması’nın taraflarının
bir araya geldikleri durum değerlendirmesi ve gelişmelerin görüşülmesi… İlk
toplantı Kasım 2016 Marrakesh Fas’ta tamamlanmıştır.
4-SB: Alt organlar, “SBSTA”
Bilimsel ve Teknoloji Takımı - Kyoto Protokolü ve Paris Antlaşması içeriğinde
UNFCCC seviyesinde bilgi aktarmak ve danışmanlık… “SBI” yılda iki kez toplanarak verimli uygulama
takvimi oluşturmak… İlk toplantılarını Ağustos/Eylül 1995 yılında Cenevre –
İsviçre’de gerçekleştirmişlerdir.
5-APA: Paris Antlaşması geçici
toplantıları. Konferansların düzenlenmesi, hazırlanması amaçlı kurulmuş ve
görevini 2018 yılında tamamlamıştır.
6-ADP: Durban Platformu, geçici
olarak kurulmuş ve ayrıntılı eylem planı hazırlanmasında yer almıştır. Paris Antlaşması’nın
imzalanması sonrasında 2015 yılında görevini tamamlamıştır.
UNFCCC çalışmalarının sonuncusu
Ekim/Kasım 2021 tarihinde Glasgow şehrinde gerçek ortamda canlı olarak gerçekleştirilmiştir.
Birleşmiş Milletler’in 30 yıldır sürdürdüğü ısrarlı yaklaşım konunun küresel
öncelik olarak ülkelerin asıl gündeminde yer almasını amaçlamıştır. Görüşmeler
COP26, CMP16, CMA3, SBSTA52-55, SBI52-55 çerçevesinde yeterince ülke delegesi eşliğinde
yerine getirilmiştir.
COP21 - 2015 yılında Paris
konferansında karara bağlanmış tarihsel belge küresel ısınmanın 2 derece altına
indirilmesi ve 1.5 derecenin hedeflenmesidir. Ayrıca yol haritalarının
belirlenerek kaynakların doğru tahsis edilmesi, gelişmenin yakından izlenmesi,
tedbirlerin alınması, yazılı metinlere dökülmüş ve onaylanmıştır. Küresel
ısınmanın bırakın dereceler, küçük kırınımların doğal yaşamın sona ermesi
anlamına geleceğinin farkında olarak, ülkelerden her 5 yılda artan, hevesli,
arzulu, istekli planlar talep edilmiştir.
COP26 Glasgow, tartışmaların
yaşandığı ve 1.5 derecelik küresel ısınma hedefinin daha erkene alınmasına
yoğunlaşmış bir konferans olarak akıllarda kalacaktır. Açılış konuşmasında
COP26 Başkanı Alok Sharma dünyaya şöyle seslenmiştir. “1.5 derecelik küresel
ısınmanın hedef olarak canlı kalmasını sağladık. Ancak bu hedefin kalp
atışlarının zayıf olduğunu görmemezlikten gelemeyiz. Taahhütlerimizi hızlı
eyleme dönüştüremezsek, verdiğimiz sözleri tutamazsak hedef yaşamayacaktır.
Bugün buradan başlamak üzere aradaki inanılmaz uçurumu kapatmak zorundayız”
COP26 Dünya Liderler Zirvesi, 120
devlet ve hükümet başkanının katılımı ile ciddi, öncelikli, soruna
bağlılıklarını açıklamalarıyla neticelenmiştir. COVID19 salgınından sürdürülebilir
çıkışın bütünleşik yönetilmesi ve küresel ısınmanın etkisinde kalacak,
dayanıksız, korumasız tarafların dayanışma içinde desteklenmesine vurgu
yapılmıştır. Sorunun hassasiyetle ele alınmasında birlikteliğe, Paris Antlaşmasının
içeriğinde bulunan doğa ve biyo çeşitliliğin önemi, ayrıca insan hakları, yerel
ve yöreye özgü topluluklar, mülteciler, engelli insanlar, çocuklar, cinsel
eşitlik ve kadınların güçlendirilmesi maddelerinin devamlılığına dikkat
çekilmiştir. Taraflar okyanusların iklim değişikliği çalışmalarına dâhil edilmesi
ve eylem planı hazırlanması konusunda anlaşmışlardır.
Daha önceki konferanslarda
bilimin yeterince incelenmediği ve uzmanlara danışılmadığı eleştirileri gündeme
gelmiştir. Tarafların çoğunlukla bu doğrultuda isteklerini belirtmeleri COP26
etkinliklerinde bilimsel yönlerin öncelikle ve acil olarak yer almasının ve
kavranmasının, isabetli kararına sebep olmuştur.
Paris Antlaşması’nın 3 küresel
hedefi; azaltma ve kısıtlama, finans ve uyumluluk olarak belirlenmiştir. Glasgow
görüşmelerinde özellikle gelişmekte olan ülkelerin hüsranları uyumluluk
üzerinde olmuştur. Aslında gelişmekte olan ülkelerin konuya açıklık getirmesini
talep etmeleri, her geçen zaman etkisini attırarak belirginleşen ısınmanın
vahim sonuçlarının gerçeğe dönüşmesidir.
Finans meselesini anımsamak
gerekirse, 2009 yılında mutabakat sağlanan ve Paris Konferansı’nda 2025 yılına
kadar uzatılan gelişmekte olan ülkelerin kaynak ihtiyacının 2020 yılında yıllık
100 milyar dolara erişmesi konusudur. Konu gelişmiş ülkelerin önünde dev bir
dağ gibi durmaktadır. Birleşik Krallık COP26 Başkanlığı tarafından yayınlanan
dokümanda 100 milyar dolar kaynağın gelişmiş ülkeler tarafından ne zaman
sağlanacağına açıklık getirilmiştir. 2023 yılı kapsamında başarılması
hedeflenen rakam gelişmekte olan ülkelere rahatlık getirmesine rağmen,
sağlayıcılar açık ve net olarak uyumluluk finansının nasıl ölçeklenebileceğini
açıklamamışlardır.
Paris Antlaşması 6. Madde şu
şekilde kaleme alınmıştır. Tarafların Ulusal Belirlenmiş Katkılarını “NDC”
yerine getirmelerinde zorluklar yaşamaları söz konusu olmaktadır.
Yükümlülüklerini uluslararası anlaşmalarla hedeflerinin ötesine geçmiş
ülkelerden kullanılabileceği bu maddede tanımlamaktadır. COP26 sisteme
farklılıklar getirerek karşılıklı ticari önünü açmıştır. Alınan öneriler
doğrultusunda, gönüllü işbirlikleri, yeni karbon kredilendirme mekanizmaları,
pazar-dışı yaklaşımlar, salınım azaltılmasının çift sayımı, temiz geliştirme
mekanizmaları ve NDC olarak kullanılabilmesi, madde 6 da belirlenen sorumlulukların
daha akıcı olarak yerine getirilmesinin adımları atılmıştır.
COP26 Başkanı 8 farklı konunun
tartışılması ve konuşulması amacı ile gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin
bakanlarından kurulu guruplar oluşturmuştur. Ayrıca Ulusal Belirlenmiş Katkıların
“NDC” şeffaf olarak izlenmesini kolaylaştıracak tabloların düzenlenmesine,
salınım, destek ve sürecin raporlamasına olanak sağlayacak altyapının
geliştirilmesi, gecikmeden kararlılıkla oluşturulması sonucuna varılmıştır.
Yenilenecek sistemlerin yararları
arasında ülkelerin aynı zaman diliminde ve eşzamanlı olarak bilgi ve veri
üretmesine imkân verilmiş olacaktır.
COP28’in Mısır’da yapılması
kararı alınmış ve konferans etkin yürütülerek dünyamız için, gelecek için
yapıcı görüşmelere sahne olmuştur. Küresel iklim krize karşı alınması gerekli
tedbirlerin hassasiyetle uygulamalara yansıtılması vurgulanmıştır.