Kendisinde her zaman övgüyle bahsettiğim ünlü fizik insanı Richard Susskind 1980'lerde Oxford Üniversitesinde Doktora tezinin konusunu yapay zeka ve hukuk olarak belirlemişti.
Yıllar sonra oğlu Daniel Susskind yine Oxford Üniversitesinde iktisat bilimine merak salmıştı. İlk kez iktisatçıların teknolojiye bakış açılarıyla karşılaşmış ve büyülenmişti. Konuyu karmaşıklıkları ile birlikte ele alıyor ve basit düzenli çözümler üretiyorlardı. Daha sonra akademik yaşamı bırakarak devlet içinde strateji geliştirme bölümünde yer alacaktı.
Susskind kitabın özetinde şunları söylüyor. "21'inci yüzyılda bugünkünden çok daha becerikli makinalar ve sistemler icat edeceğiz. Bu olgudan kaçabileceğimizi sanmıyorum. Bu yeni teknolojiler sonsuza dek insanlar tarafından gerçekleştirileceğini düşündüğümüz görevleri üstlenmeye devam edecek. Bana göre sorun, geleceğin bu kaçınılmaz özelliklerini kabullenerek bu koşullar çerçevesinde serpilip gelişebileceğimiz bir dünya kurmak olacak. bu kitap işte bunu anlatıyor"
Makinaların ilk zaferini atlara karşı kazanmış olmalarının ve at arabalarının otomobilin icadı ile birlikte yok oluşundan bahsederek öykü başlıyor. Teknolojinin beceri ve yetkinlikler eğrisinde en çok dokunacağı alanın orta bantta mutlu mesut görevini yerine getiren profesyoneller olacağı ile devam ediyor. Öte yandan özgüvenle işini takip eden yetkinlikler en üst düzeyle bulunan uzmanların uyumluluk sürecini sorunsuz geçebilmeleri öngörülüyor. Şaşırtıcı bir saptama da en az bilgi ve beceri sahiplerinin her zaman ihtiyaç listesinde bulunmasının gerçeği. Ne kadar yüksek ve ileri teknoloji kullanımda olursa olsun en basit işleri icra eden emek sahipleri işlerini kaybetmeyecekler.
Samimi bir ifadeyle söylemek gerekirse oldukça kapsamlı ve okuması kolay olmayan bir eser. Sabırlı olmanın ve konuları anlayarak okumanın zorlukları olacağını bilmek gerekecek.
TTGV ekibine böyle kıymetli bir kitabı çeviri amaçlı seçtikleri için çok teşekkür ediyorum. Keyifli ve sıkılmadan, süre ayırarak okumanızı diliyorum.