Sonrasında okulu iple çeker, hasretin bitmesini ve arkadaşlarımıza kavuşmanın heyecanını duyar olmuştuk. Öğretmenlerimiz değil mi bizi çıktığımız yolculuğa ve serüvene hazırlayan.
Bizi bilgi ile donatmalarının yanı sıra daha iyi bir insan, ülkesi için kalbi çarpan erdemli bireyler olarak yetiştirmeye adanmışlıklarını nasıl unuturuz. Sevincimizi, acımızı hep onlarla paylaşmadık mı?
Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk'e "Millet Mektepleri Başöğretmenliği" unvanı 11 Kasım 1928'de yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında vermiştir. Bu unvan, 24 Kasım'da Millet Mektepleri Talimatnamesi’nin yayınlanması ile resmîleşmiştir.
Atatürk'ün 100. doğum yılı 1981’de onun "Başöğretmen" oluşunun yıl dönümlerinin ülke çapında Öğretmenler Günü olarak kutlanmasına karar verilmiştir. 26 Şubat 1981'de Resmî Gazete'de yayımlanan "Öğretmenler Günü Kutlama Yönetmeliği" ile Öğretmenler Günü'nün amaçları, kutlama komitelerinin görev, yetki ve sorumlulukları ve kutlama gününe ilişkin esaslar belirlenmiştir.
Hayallerimizin peşinden koşmamızı cesaretlendiren tüm öğretmenlerimizin gününü canı gönülden kutluyorum.