Küresel ticari manzarayı, bir resmin eksiksiz
renkleri olarak, hayal edebiliriz. Resim yakından incelendiğinde ise
bütünselliğini yitirdiği ve görüntünün kümelere ayrıldığı göze çarpacaktır. Aslında
parçaların koşullarının tutkuyla bir kez daha tanımlanması başlatılmıştır.
Tablo bulanıklaşmıştır, ayrıntılar ve sınırlar ince bir çizgi ile değil kalın
gri renkli bantlar olarak belirmeye başlanmıştır.
Yeni ekonomi bilgiye dayalı olarak bilginin
üretimi, dağıtımı ve ticareti sayesinde ekonominin büyümesinin temelini
oluşturmaktadır. Şimdi resim, kütüphane raflarında dizili, konuları, dilleri,
ayrı, farklı kültürleri yansıtan, kitaplar benzeri bir yapının ortaya çıkması gibidir.
Belirsizliğin artarak devam edecek beklentisi de yaygın şekilde
tartışılmaktadır. Ayrıca kütüphane adacıklarının karşılıklı birliklerine olan
mesafelerinin de genişlediği fark edilmektedir. Kütüphane benzetimine devam
edecek olursak. Bilim ve Teknoloji yığınlarının çerçevelerinin bir bulmaca gibi
karıştığı, gerçeği su yüzüne çıkmaktadır.
Gelişmiş ülkelerin hizmet ağırlıklı
yapılanmasının, yeni ekonomi öncelikleri içinde sayılması kaçınılmazdır.
Yürütülen çalışmalar hizmet sektöründe sağlanan istihdamın tarım ve sanayi
toplam rakamından daha yüksek olduğunu işaret etmektedir.
Dolayısıyla bir köşede daha korumacı ve
bölgesel yaklaşım, diğer köşede ise alışkanlıkları değişime zorlayan sayısal
dönüşüm. Hal böyle olunca kendisini acımasız bir ring içinde sıkışmış bulan
çalışanların soluk soluğa sağa, sola koşuşturma yerine sakin kalıp düşünmeye
ihtiyacı olacaktır. Mesele insanların bilgi ve becerilerin yani beşeri
sermayelerinin ekonomik değeri olan bir varlığa dönüşmesidir.